Mide Koruyucu

Mide koruyucu, midede ülser, reflü, gastrit gibi hastalıkların tedavi edilmesinde, midenin bazı ilaçların tahrişinden koruyabilmek için kullanılan ilaçlardır. Yani ide asidiyle alakalı olan hastalıkların tedavisi sırasında mide asidini azaltacak bazı ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar mide koruyucu olarak tanımlanır. Bu ilaçlar 5 grup halinde sınıflandırılmıştır. Midenin asit salgısını en güçlü şekilde azaltan ilaçlardır. Aynı zamanda yoğun bakım ünitelerinde tedavi gören hastaların stresten dolayı ülserden korunması amacıyla da kullanılır. Mideye yerleşen ve üreyen enfeksiyona neden olan Helicobacter pylori bakterisinin tedavi edilmesi sırasında, iki antibiyotikli ilaçla birlikte kullanılır. Mide koruyucu ilaçların hastalıkların türüne göre ne kadar süreyle kullanılacağı, hangi dozda kullanılacağı hastaya tam olarak aktarılmalıdır. Bu konuda halk arasında yanlış uygulamalar yapılmaktadır. Ülser tedavisinde 6-8 hafta kullanılmaları gerekirken, hastalar bunu daha uzun süre kullanmaktadır. Mide mikrobunda mide koruyucu ilacın 2 hafta kullanılması yeterlidir. Hastada yakınmalar ortadan kalktığında, ilacın dozu azaltılır, sonradan yakınmaları olmadığında ilacı kullanmaması gerektiği önerilir.

Mide koruyucu ilaçların uzun süre kullanımı enfeksiyon riskini arttırmaktadır. Hastaların pek çoğu ilaçları gereksiz yere kullanmaktadır. Bu ilaçların etkisi midedeki asit salgısını etkileyerek gerçekleşir. Mide asidi aslında vücut açısından olumlu etkiler yapan bir salgıdır. Bunun uzun süre baskılanması uzun dönemde ciddi sorunları beraberinde getirebilir. Midedeki güçlü asit ortamı vücudu tehdit eden mikroplar için adeta bir set görevi görür. Bu asidin uzun süre baskılanması akciğer ve bağırsak enfeksiyonlarının artmasına, magnezyum eksikliğine, demir eksikliğine, B12 vitamini eksikliğine neden olabilir. Kullanımı 3 yılı geçen mide koruyucu ilaçların olması halinde, hastada B12 vitamin düzeylerine bakılarak, gerekirse takviye vitamin verilmelidir. Aynı zamanda mide koruyucu ilaçların etkisiyle midede gastrit salınımı artabilir.

Midede fundus denilen üst bölümde polipler oluşabilir. Bunlarda kanserleşme riski bulunmaz. Hastada Helicobacter pylori bulunursa, midenin iç yüzünü kaplayan mukozanın, epitel hücrelerin, salgı bezlerinin kaybedilmesi sonucunda kronik iltihaplanma ortaya çıkabilir. Bu nedenle bakterinin temizlenmesi gerekir.

Mide koruyucu ilaçlarının kontrolsüz şekilde uzun süre kullanımından kaçınılmalıdır. Bu sürede hastaların kemik ölçümleri yapılmalı, magnezyum ve B12 düzeylerine bakılmalıdır. Özellikle menopoz döneminde olan kadınlarda kırık ve kemi erimesi riski daha fazla olur. Bu hastaların mide koruyucu ilaç kullanımı sırasında destek tedavisi alması oldukça önemlidir.

Reseptör blokerleri (H2RB), proton pompa inhibitörleri (PPI) ya da mide koruyucu olarak bilinen bu ilaçların mide sorunlarında kullanılması yaygındır. Hastalar ilaçları eczanelerden rahatlıkla alabilir. Mide sorunu yaşayanlar bazı zamanlarda bilinçsizce kullanılabilir. Kısa süre kullanımda herhangi bir sorun olmazken, mide koruyucuların uzun süreli kullanımında bazı yan etkilerin ortaya çıkışıyla ilgili tıp dünyasında endişeler bulunmaktadır. Bunlar arasında bulunan riskler içinde;

Bu yüzden mide koruyucu ilaçların doktor kontrolü dışında kullanılmaması, önerilen dozlara riayet edilmesi önemlidir. Tedavide ne kadar süre kullanılması gerekiyorsa, mide koruyucuların bu sürede kullanılmasına dikkat edilmelidir.