Mide fıtığı, anatomik nedenlerden dolayı midenin üst kısmının yemek borusuna doğru sarkması olarak tanımlanır ve midenin üst tarafındaki kasların gevşemesi sonucu oluşur.

Mide fıtığı, genel olarak 50 yaşını geçmiş bireylerin %65'inde görülebilir. Mide fıtığı bazı insanlarda herhangi bir rahatsızlığa neden olmasa da bazı kişilerde reflüye yol açabilir. Reflüye maruz kalan kişilerin neredeyse %40'ında mide fıtığı problemi vardır. Mide fıtığına uygulanan cerrahi müdahale sonucu rahatsızlık neredeyse tamamen ortadan kaldırılabilir.

Mide fıtığı, günlük yaşamı zorlayan ya da hayati risk taşıyan bir hastalık değildir. Ancak reflüye neden olması, kişide şikayetlerin artması veya fıtığın büyük olması durumlarında sıkıntı yaratabilir. Bu gibi durumlarda mide fıtığının kontrol altına alınması, gerekiyorsa cerrahi müdahale uygulanması gerekebilir.

Karın içinde artan basınç, mide fıtığına yol açan en yaygın sebeptir. Karın içinde oluşan basınç, mide bulantısı, kusma, uzun süre devam eden öksürük, bağırsakların aşırı hareketli olması, stres, ağır yük kaldırma gibi birçok nedenden dolayı artış gösterebilir. Gebelik ve aşırı kilo da mide fıtığı için sebepler arasında yer alır.

Küçük boyuttaki fıtıklar kişide herhangi bir şikayete yol açmaz. Büyük ve orta boyuttaki fıtıklarda ise göğüs kemiğinin altında yanma, ağız içine su ve tüketilen besinlerin artıkları gelmesi, boğazlara kadar ulaşan ağrı, uykudan uyandıracak şiddette öksürük, boğazın gıcıklanması ve boğulacak gibi hissetme gibi şikayetler ortaya çıkabilir. Mide fıtığı endoskopi yöntemi ile rahatlıkla teşhis edilebilir.

Mide fıtığı ileri boyutlarda ise ve diyaframda büyük bir yırtık oluşmuşsa cerrahi müdahaleye başvurulabilir.

Mide fıtığı çoğu kişide herhangi bir yakınmaya yol açmayabilir, bu nedenle tedaviye gerek duyulmaz. Bazı vakalarda ise mide yanması, gaz, boğaz yanması gibi şikayetler oluşabilir. Bu gibi sorunlarda mide girişini kontrol altında tutan kasın fonksiyonlarını yitirdiği fark edilirse, yemek borusunda ciddi hasarlar oluşursa, boyutu çok büyük ise ve boğulma riskine karşı cerrahi operasyona başvurulur. Cerrahi müdahale ile fıtıklaşarak göğüs boşluğuna kadar ulaşan mide olması gereken yere çekilir ve tekrar taşmayı önleyecek bariyerler oluşturulur. Laparoskopi tekniği ile hastaya büyük bir kesi açmadan ameliyatın konforlu bir şekilde gerçekleşmesi sağlanır.

Mide fıtığını önlemek veya semptomlarını hafifletmek için alınabilecek bazı önlemler şunlardır:

Bu önlemler, mide fıtığı riskini azaltabilir veya mevcut semptomları hafifletebilir.